Ali Cimen'in 'Kremlinin Gözleri KGB' adlı eseri, Sovyetler Birliği'nin en gizemli ve korkulan istihbarat teşkilatı olan KGB'nin perde arkasını aralayan kapsamlı bir incelemedir. Kitap, KGB'nin kuruluşundan itibaren geçirdiği evreleri, ideolojik temellerini, operasyonel yöntemlerini ve dünya üzerindeki etkisini detaylı bir şekilde ele almaktadır. Cimen, arşiv belgeleri, tanık ifadeleri ve tarihi analizler ışığında KGB'nin sadece bir istihbarat örgütü olmadığını, aynı zamanda Sovyet rejiminin bekçisi, ideolojik propagandanın aracı ve muhalifleri bastırmanın enstrümanı olarak nasıl işlev gördüğünü gözler önüne seriyor. Kitapta, casusluk faaliyetleri, suikastler, dezenformasyon kampanyaları, bilimsel ve teknolojik gelişmelerin takibi gibi KGB'nin çok yönlü operasyonlarına yer veriliyor. Özellikle Soğuk Savaş döneminde, Batı ile yaşanan rekabette KGB'nin oynadığı kritik rol ve bunun uluslararası ilişkiler üzerindeki etkileri ayrıntılarıyla inceleniyor. Kitabın temel teması, gücün ve kontrolün en karanlık yüzüdür. KGB, bu tema etrafında, devletin vatandaşları üzerindeki baskısını, muhalif sesleri nasıl susturduğunu ve toplumu nasıl şekillendirdiğini gösteren somut örneklerle anlatılır. Cimen, KGB'nin sadece dış tehditlere karşı değil, aynı zamanda iç kamuoyunu manipüle etme ve rejimi içeriden koruma görevini de vurguluyor. Hedef okur kitlesi, tarih meraklıları, özellikle Sovyet tarihi ve Soğuk Savaş dönemine ilgi duyanlar, istihbarat tarihi ve teşkilatları hakkında bilgi edinmek isteyenler ile Ali Cimen'in önceki eserlerini takip eden okurlardır. Kitabın üslubu, akademik bir derinliğe sahip olmakla birlikte, akıcı ve anlaşılır bir dille yazılmıştır. 'Kremlinin Gözleri KGB' benzeri eserler arasında, John le Carré'nin casus romanları (gerçekçi anlatımları ve politik derinlikleri ile), David E. Walker'ın 'Gizli Savaşlar: KGB'nin Uluslararası Operasyonları' gibi daha akademik çalışmalar ve çeşitli tarihçilerin Sovyet dönemi üzerine yazdığı analizler sayılabilir. Ancak Cimen'in eseri, Türkiye'den bir yazarın perspektifiyle, daha önce yeterince aydınlatılmamış bazı yönleri de kapsayarak özgün bir katkı sunmaktadır. Kitap, okuru Sovyetler Birliği'nin karanlık koridorlarında bir yolculuğa çıkararak, tarihin bu önemli ve karmaşık dönemini daha iyi anlamasını sağlamayı amaçlar.

Ali Cimen, Türkiye'nin önde gelen tarihçilerinden ve gazetecilerinden biridir. Özellikle Sovyetler Birliği tarihi, Soğuk Savaş ve istihbarat teşkilatları üzerine yaptığı çalışmalarıyla tanınır. Cimen'in yazarlık hayatı, derinlemesine araştırmalara ve titiz belgesel çalışmalara dayanmaktadır. Üslubu, akademik bir ciddiyeti ve gazetecilikteki gözlem gücünü birleştiren bir yapıdadır. Karmaşık tarihi olayları ve olguları, okuyucunun rahatlıkla anlayabileceği bir dille aktarmayı başarır. Bu özelliği, onu hem akademik çevrelerde hem de geniş okuyucu kitlesi nezdinde saygıdeğer bir konuma getirmiştir. Cimen'in önemli eserleri arasında 'Kremlinin Gözleri KGB' adlı bu kitabının yanı sıra, Sovyetler'in çöküşünü ve sonrasını inceleyen çalışmaları, Rusya'nın güncel siyasi yapısını analiz eden yazıları ve çeşitli uluslararası ilişkiler üzerine kaleme aldığı makaleleri bulunmaktadır. İstihbarat tarihi alanındaki uzmanlığı, onu bu konudaki en güvenilir kaynaklardan biri yapmaktadır. Ali Cimen, eserlerinde dönemin ruhunu yakalamak, olayların arka planındaki nedenleri ve sonuçları ortaya koymak konusunda ustadır. Bilimsel araştırmalara dayanan, ancak bunu sıkıcı bir dille değil, sürükleyici bir anlatımla sunan Cimen, okuyucuyu tarihin içine çekmeyi başarır. Yazdığı kitaplar ve makaleler aracılığıyla, Türkiye'de Sovyetler Birliği ve Rusya üzerine olan bilgi birikiminin artmasına önemli katkılarda bulunmuştur. Cimen'in eserleri genellikle uluslararası ilişkiler, siyaset bilimi ve tarih disiplinlerinde referans olarak gösterilmektedir. Herhangi bir özel ödül bilgisi kamuoyuna duyurulmamış olsa da, akademik ve gazetecilik çevrelerindeki genel kabulü ve eserlerinin gördüğü ilgi, onun bu alanlardaki önemini ve başarısını kanıtlar niteliktedir. Yazdığı eserler, Türkiye'nin Sovyetler Birliği ve Rusya ile olan ilişkilerini anlamak açısından da kilit öneme sahiptir. Cimen, 20. yüzyılın en önemli jeopolitik gelişmelerinden biri olan Soğuk Savaş'ı ve bu süreçte kilit rol oynayan aktörleri, özellikle de KGB gibi gizemli yapıları aydınlatarak, okuyucuya hem tarihsel bir perspektif sunmakta hem de günümüz dünyasını anlamak için gerekli zeminleri hazırlamaktadır.