Eric J. Hobsbawm'ın "İmparatorluk Çağı" (The Age of Empire, 1875-1914) adlı eseri, 19. yüzyılın son çeyreği ile 20. yüzyılın başlarındaki küresel siyasi, ekonomik ve toplumsal dönüşümleri inceleyen kapsamlı bir çalışmadır. Hobsbawm, bu dönemde Avrupa'nın dünya üzerindeki etkisini, emperyalizmin yükselişini, ulus devletlerin oluşumunu, kapitalizmin yayılmasını ve işçi hareketlerinin gelişimini çok yönlü bir yaklaşımla ele alır. Kitap, dönemin karmaşık olaylarını ve olgularını, tarihsel materyalizm çerçevesinde analiz ederek, okuyucuya derinlemesine bir bakış açısı sunar. Hobsbawm, emperyalizmin ekonomik temellerini, sömürgeciliğin ideolojik motivasyonlarını ve bu süreçlerin dünya üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde inceler. Kitap, sadece siyasi ve ekonomik gelişmeleri değil, aynı zamanda kültürel ve toplumsal değişimleri de kapsar. Sanat, edebiyat, bilim ve düşünce alanlarındaki gelişmeler, dönemin insanlarının yaşam tarzları ve değer yargıları da analiz edilir. "İmparatorluk Çağı", emperyalizmin yükselişi ve düşüşü, ulus devletlerin güçlenmesi, kapitalizmin küresel yayılımı ve sosyalist hareketlerin yükselişi gibi temel temaları işler. Kitap, bu dönemdeki büyük güçlerin rekabetini, savaşların nedenlerini ve sonuçlarını, diplomasiyi ve uluslararası ilişkileri de detaylı bir şekilde inceler. Hedef okur kitlesi, tarih, siyaset bilimi, sosyoloji ve ekonomi gibi alanlarda bilgi sahibi olmak isteyen, dünya tarihine ilgi duyan ve 19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarındaki küresel gelişmeleri anlamak isteyen okurlardır. Kitap, akademik çevreler, öğrenciler ve genel okuyucu kitlesi için uygun bir kaynaktır. Kitapla benzer temaları işleyen diğer önemli eserler arasında, Eric J. Hobsbawm'ın "Devrim Çağı", "Sermaye Çağı" ve "Uluslar ve Milliyetçilik" gibi eserleri sayılabilir. Ayrıca, Christopher Bayly'nin "Medeniyetin Doğuşu: 1780-1914" ve Niall Ferguson'ın "Emperyalizm: Sömürgecilik Çağı" gibi eserler de, aynı dönemi farklı açılardan ele alan önemli çalışmalardır. Bu kitaplar, "İmparatorluk Çağı" ile birlikte, dönemin karmaşık ve çok yönlü yapısını anlamak için zengin bir kaynak oluşturur. Hobsbawm'ın analitik yaklaşımı, olayları derinlemesine incelemesi ve geniş bir perspektiften değerlendirmesi, kitabı tarih yazımında önemli bir yere taşımıştır. Kitap, sadece tarihsel olayları anlatmakla kalmaz, aynı zamanda bu olayların günümüzdeki etkilerini de anlamamızı sağlar.

Eric J. Hobsbawm (1917-2012), İngiliz tarihçi ve düşünür, 20. yüzyılın en etkili tarihçilerinden biri olarak kabul edilir. Marksist bir perspektifle tarih yazan Hobsbawm, sosyal tarih, işçi sınıfı tarihi ve ulusçuluk gibi konularda önemli çalışmalar yapmıştır. Yazım üslubu, analitik derinliği, geniş kapsamlı araştırmaları ve olayları farklı perspektiflerden değerlendirme yeteneği ile öne çıkar. Eserlerinde, tarihsel olayları sadece siyasi ve ekonomik gelişmelerle sınırlı tutmayıp, kültürel, toplumsal ve ideolojik boyutlarını da ele almıştır. Hobsbawm'ın önemli eserleri arasında, "Devrim Çağı: 1789-1848", "Sermaye Çağı: 1848-1875", "İmparatorluk Çağı: 1875-1914", "Çağlar Çağı: 1914-1991" ve "Uluslar ve Milliyetçilik" gibi kitaplar bulunur. Bu eserler, modern dünyanın oluşumunu anlamak için temel kaynaklar olarak kabul edilir. Hobsbawm, çalışmalarında genellikle tarihsel materyalizm ve Marksist tarih yazımı metodolojisini kullanmıştır. Ancak, dogmatik bir yaklaşım sergilemekten kaçınarak, farklı disiplinlerden ve kaynaklardan yararlanmıştır. Ayrıca, düşüncelerini ve analizlerini güncel olaylarla ilişkilendirerek, tarihsel bilginin günümüzdeki önemini vurgulamıştır. Hobsbawm, birçok prestijli ödül kazanmıştır ve akademik dünyada saygın bir yere sahiptir. Özellikle sosyal tarih alanındaki çalışmaları, tarih yazımına önemli katkılar sağlamıştır. Hobsbawm'ın yaşadığı dönem, iki dünya savaşı, Soğuk Savaş, sömürgeciliğin yükselişi ve düşüşü gibi büyük değişimlere sahne olmuştur. Bu dönemde, Avrupa'da ve dünyada siyasi, ekonomik ve toplumsal dönüşümler yaşanmış, ulus devletlerin oluşumu ve kapitalizmin yayılması gibi önemli gelişmeler meydana gelmiştir. Hobsbawm, bu dönemdeki olayları ve olguları, kendi perspektifinden değerlendirerek, tarihsel analizler yapmıştır.